Samsun'da 2005 yılından bu yana eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdüren İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler Lisesi'nde 10, 11 ve 12. sınıf öğrencilerine haftada 2 saat Osmanlı Türkçesi dersi veriliyor. Okul müdürü Sudiye Karalı, haftada 2 saat verdikleri Osmanlıca dersinin, kendi alanları açısından önemli bir ders olduğunu ifade etti. Osmanlıca dersinin geçmiş ile gelecek arasında bir bağ kurduğunu belirten Karalı, "Geçmişini bilmeyen bir milletin geleceğini kurmakta zorlanacağı düşüncesindeyiz. Geçmişimiz Osmanlı, Osmanlı'nın gerçeği de Osmanlı Türkçesi. Dolayısıyla o dönemdeki bütün metinlerimiz Osmanlıca karşımıza geldiği için biz tarihimizi öğrenmek, geçmişimizle ilgili neler yaşanmış, diğer tüm bilim kollarıyla ilgili ne var ne yok öğrenmek istiyorsak Osmanlıca metinleri öğrenmek, çözmek, araştırmak zorundayız. Bu nedenle Osmanlıca Türkçesi dersini önemsiyoruz" dedi. YANLIŞ ALGILAR VAR Osmanlı Türkçesi dersini veren öğretmenlerden Nuh Tozlu ise Osmanlı Türkçesinin bugün kullanılan Anadolu Türkçesinin tarihi bir dönemi olduğunu söyledi. Tozlu, yaklaşık 100 yıl öncesine kadar konuşulan Osmanlı Türkçesinin 11 ve 12'nci yüzyıldan sonra yazılmaya başlandığını, böylece bugünlere kadar geldiğini belirtti. Osmanlı Türkçesiyle ilgili birtakım yanlış algılar olduğunu, Osmanlı Türkçesinin Türkçe değil Arapça ve Farsça olduğuna dair görüşler bulunduğunu ifade eden Tozlu, "Bu doğru değil. Osmanlı Türkçesi, Türkçenin bir döneminin adı. Bu daha ziyade sarayda, askeriyede ve bürokraside kullanılmış Türkçenin tarihi döneminin bir ürünü" diye konuştu. TÜRKÇE, ARAPÇA, FARSÇA Osmanlı Türkçesinde 31 harf olduğunu, bu harflerle bugün kullanılan Türkçe kelimeleri yazdıklarını, derslerinde harflerden başlayarak dönemin metinlerini öğrencilere okuttuklarını aktaran Tozlu, şöyle devam etti: "Bugünkü İstanbul Türkçesinde kullandığımız birçok söz de bize Osmanlı Türkçesinden miras kalmıştır. Örneğin kalem, defter, edebiyat ve resmi kelimelerinin hepsi bize Osmanlı Türkçesinin mirasıdır. Biz bu dersi yürütürken Türkçe unsurlardan başlayıp yavaş yavaş Arapça ve Farsça unsurlara doğru metinleri götürüyoruz ve okuyoruz. Tarih bilinci edinmek için Osmanlı Türkçesini bilmek lazım. Nesiller arasındaki kültür kopukluğunu gidermek, yeni yetişen kuşakların tarihleriyle, dedeleriyle, atalarıyla bütünleşebilmeleri adına o dönemin metinlerinin okunabilmesi gerekmekte." Öğrencilerin bir iki aylık zaman içinde harfleri tanıdığını belirten Tozlu, bir öğrencinin 3 aylık zaman zarfında Osmanlı Türkçesiyle yazılmış basit metinleri okumaya başladığını söyledi. İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri de gördüklmeri Osmanlı Türkçesi dersinin kendileri için bir avantaj olduğunu söyledi.