Aslan Karanfil, bir dönem AK Parti'nin "joker" isimlerinden biriydi... Adı, 2009 yılında Yusuf Ziya Yılmaz'ın adaylığının geciktiği dönemde; Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için geçti. Hatta, bazı vekiller onun adını dönemin Başbakanı Erdoğan'a da söylemişti. O günlerde istifasının sümenaltında tutulduğu söylenmişti. 2011 yılındaki genel seçimlerde de AK Parti Samsun 8. sıra milletvekili adayı oldu... Suat Kılıç'ın Gençlik ve Spor Bakanlığı döneminde Müsteşar Yardımcılığı'na getirilen Aslan Karanfil, bir ara yine Büyükşehir Belediye Başkanı olmak için hamle yaptı ama "gece yarısı telefonları" onun temayülde önünü kesti... Karanfil, eski İl Genel Meclisi üyeleri ve muhtarlarla ilişkilerini hiç kesmedi... "Siyaset" yapmayı kafasına koymuştu... Ancak, Suat Kılıç'ın görevden alınmasından sonra yerine gelen Çağatay Kılıç, İl Özel İdaresi'nde ortaya atılan iddialar ve "paralel yapı" ilişkileriyle ilgili dosya önüne konulduğunda, onu "Bakanlık Müşavirliği"ne yolladı... Bu görevden alma işlemi, Tayyip Erdoğan'ın bilgisi dahilinde yapılmıştı... Bu hatırlatmaları yaptıktan sonra, gelelim Karanfil için "dönüm noktası" sayılabilecek meseleye... Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın bilgisi dahilinde Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç tarafından görevden alınan Aslan Karanfil, İdare Mahkemesi kararıyla geri dönecek... 10 Şubat'a kadar izinli olduğunu öğrendim... Yani, aday adayı olacak bürokratların, çalıştıkları kurumlardan ilişiklerini kesecekleri son gün... Karanfil, bundan sonra Erdoğan ve Kılıç'a rağmen AK Parti'de siyaset yapabilir mi?.. Gözden çıkarılmasaydı, zaten "Vali" yaparlardı... O da terk edilmişliğin farkında... Sanırım; partilerinden kırgın ayrılan veya ayrılacak olanları aynı çatıda toplamaya çalışılanların oluşturacağı organizasyonun parçası olarak, karşımıza çıkacak...
