Sanki fakir fukaranın derdi, çam fıstıklı baklava, şöbiyet, kadayıf, dolama, havuç dilimi, sarı burma, dürüm, şekerpare, bülbül yuvası ve saray sarmasıydı...
Ne günlerdi, o günler!..
Gazetenin biri "Sakız çiğnemek oruç bozar mı?"diye sorunca, ülke gündemine oturan meseleyi bilen bilmeyen günlerce tartışırdık...
Her seferinde, Diyanet'ten açıklama gelse de sakızın oruç bozup, bozmadığı meselesi sürüp giderdi...
Sonra biri çıkar, denize girmenin oruçla ilişkisini ortaya atar, bu sefer de "su kaçarsa"tartışmasıyla işin suyunu çıkarırdık...
Ne günlerdi, o günler!..
Şimdi gündemde, sakız çiğneme ve denize girme gibi insanların aklıyla alay edilen tartışmalar bitti de şimdi de "fıstıklı baklava" meselesi çıktı...
Siyasiler, bürokratlar ve STK’lar tartışmaya girince, baklavacılar isyan etti: "Fıstıklı baklava satmak yok."Sanki fakir fukaranın derdi, çam fıstıklı baklava, şöbiyet, kadayıf, dolama, havuç dilimi, sarı burma, dürüm, şekerpare, bülbül yuvası ve saray sarmasıydı...
Fakirin iftar sofrasında, tulumba ya da lokma tatlısı varsa ne ala...
Fıstıklı tatlılar, yeni mi pahalandı sanki?
Her zaman, çam fıstıklı cevizliden, cevizli sadeden farklıydı…
Oysa yeme içme konusu konuşulacaksa fakir fukarayı düşünmek gerekir…
Mesele; onlara yardım organizasyonları yapmak ya da bu organizasyonlara katkı vermektir...
Onların, çoluk çocuğuyla ağız tadıyla bir ramazan geçirmelerini sağlamaktır...
Bu aya özgü tartışılacak konu var elbette...
Diğer aylara göre tüketiminde patlama olan tatlı çeşitlerinde GDO'lu mısır şurubu kullanılıp kullanılmadığı, hileli gıda satılıp satılmadığı ve korsan fırınlarda üretilen pidelerin gramajından çalınıp çalınmadığına baksak ve bu fırsatçıları konuşsak ya!..
Her ramazan ayında sebze ve meyve fiyatlarındaki artışların sebebini sorsak ya!..
Parası olan her zaman fıstıklı baklavayı da yer sütlü Nuriye’yi de sofrasına koyar!..
Bizim derdimiz, şerbeti bol da olsa bir kilo tulumba ya da lokma tatlısı alıp, bir fakiri sevindirmek olmalıdır!..
Bir de yanında sıcacık susamlı bir pide de fena olmaz hani!..
Varsa imkan, onlara iftarlık yaptırmaktır…
Veren eller dert görmesin diyerek, mübarek ramazan ayını dertlerden uzak, huzur ve mutluluk içinde geçirmenizi dilerim...